4 Mayıs 2009 Pazartesi

MİZAH ADINA BENİM DE SÖYLEYECEKLERİM VAR !...


MİZAH ADINA BENİM DE SÖYLEYECEKLERİM VAR !...

Ben İbrahim Ormancı. Yaklaşık çeyrek asırdır mizah dünyasının içindeyim. Mayıs'ta yayın yaşamına başlayan ŞARLO DERGİSİ'nin kadrosundayım. ŞARLO emeği ön plana çıkaran bir dergi. Öte yanda bu blogun hemen altında '' DELİKANLI KARDEŞİMİZ ÇAĞRI CEBECİ ! ... '' blogu çıktı. Şimdi hemen bazıları diyecek, sen hem ŞARLO'da yazıyorsun, hem de ÇAFÇAF'ta çizen ÇAĞRI CEBECİ için bir güzelleme yapıyorsun. Sen opurtunist misin ? Herkese mavi boncuk veriyorsun ''. Bu sorulara yanıt vermek için bu blogu yazdım. Olananaklı olsa da , ŞARLO ile birlikte ÇAFÇAF'ta da yazarım. Bundan hiç gocunmam ve çelişki de görmem. Çünkü mizahın dili ortaktır....

Yıllar önce, İzmir'de İslami duarlılığa sahip bir dergide yazıyordum. Hatta aynı dergide Sadık Pala'da vardı. O zaman Leman Dergisi'nde olan Vedat Özdemiroğlu '' Sen Leman misyonundasın. Orada nasıl yazıyorsun ? '' diye bana telefonda fırça atmaya kalkmıştı.

Elbette, Vedat Özdemiroğlu Leman'a her yazdığı için parasını alıyordu. Sırça köşkten ahkam kesmek serbest nasıl olsa.Oysa ben, 25 yıldır mizahın içindeyim. Hiç yazdıklarımdan ücret almadım. Dahası mizah dergilerini izlemek ve yazılarımı yollamak için cebimden para ödüyorum.Benim için nerede yazdığım değil, nasıl yazdığım önemli. Ben şu kesim mizah yapamaz, bu kesim mizah yapamaz şeklinde etiketlendirmelere karşıyım. Bu ülkede solcusu da mizah yapar, sağcısı da, dindarı da.... Yeter ki, öncelik kendi görüşlerini sloganlaştırmak değil, iyi mizah yapmak, insanları güldürmek olmalı. Önemli olan mizahçıların birliği, dayanışması... Önemli olan mizahçının şu ya da bu görüşten olması değil... İnsan olması. Bir yerlere kapaklanıpta, yazacak-çizecek yer bulamayan mizahçı kardeşlerine üzülmeyen mizahçı, solcu olsa kaç yazar, sağcı olsa kaç yazar ? Hani Mevlana ne güzel demiş '' Nice insanlar gördüm üzerinde elbisesi yok. Nic elbiseler gördüm içinde insan yok ''. Sen istediğin kadar yazıp çizdiğin derginde emekten bahset. Yazacak-çizecek mizahçı kardeşlerin umruna bile gelmiyorsa ne yazar değil mi ?.

Derya Sayın, Leman Dergisindeyken keyfi yerindeydi. Leman'dan kovulunca Facebook'tan bana mesaj atıyor... '' Leman beni kovdu '' diye dert yanıyor. Hatta Hürriyet Gazetesi hiç unutmuyorum, bayramda Lemancıların kotardığı L-Manyak Ekini vermişti. Derya Sayın, Leman'dan kovuldu ya...Facebook'ta Leman'ı bu konuda eleştiren bir kampanya başlatmış. Güler misin, ağlar mısın ? Öncelikle, mizahın geniş kitlelere ulaştığı için mutlu ol değil mi ? Kendisi, Leman'dan kovulmasaydı, paşa paşa Hürriyet'in o bayram ekinde çizerdi.

Zaten kendisine mesaj attım... '' Derya fevri davranıyorsun. Sen Leman'da iken, çizecek yazacak yer bulamıyan mizahçılar için ne yaptın ? '' diye... Anında, beni Facebook'ta arkadaş listesinden silip, üstüne üstlük engelledi. Oysa, Derya zamanında, benim pek çok duvar yazımı karikatür olarak çizmiş bir insandır. Hemen eleştirdim diye, bunca yıllık arkadaşıyla köprüleri yıkmak Derya Sayın'ın tavrı...

Bir keresinde Fatih Solmaz bir dergi çıkartmıştı. Sanırım adı FOS'tu ya da BİBER..Ben de yazılar yolluyordum. Derginin kadrosundaydım. Yazdıklarımdan para da almıyordum. Aksine, bayiden pek çok dergi satın alıp, çevreme dağıtıyordum. O zamanlar internet yoktu. Yazılarımı alıcı ödemeli kargo ile yolluyordum... Ne oldu biliyor musunuz ? Dergi kapanmış. Son yolladığım gönderiyi kabul etmemişler. Bana geri gelmiş. Bir de, İzmir-Bornova'da kargo şirketine gidip, yolladığım kargonun parasını ödedim... Yemin ediyorum, parasında-pulunda değilim. Ama yapılan tavır bana çok koydu.

Yani Sevgili Arkadaşlarım; Siz bakamayın sırça köşklerden ahkam kesenlere.. Karikatürlerinde, emekten, haktan, hukuktan bahsedip te, emek hırsızlığı yapan, en yakın arkadaşlarını en ufak bir çıkar için satan, çok insan gördüm...Mizahçı dediğin kişilikli, vefalı ve dürüst olmalı !...

Bu konu daha çok su götürür... Umarım sırası geldikçe konuşuruz. Kimseden çekinecek halim yok ki !... Ve coşkuyu be İbrahim... '' Bütün mizahçılar kardeştir ''.. İtirazı olan var mı?

İBRAHİM ORMANCI

1 yorum: